Çok , beğendiğim , çok eğlendiğim , keyifli bir kitapla sizlerleyim. Amerikan varislerinin üçüncü kitabı. İkinci kitabın yorumu burada.
Bu kitapta Adele Wilson ve Alcester Baronu Damien Renshaw 'ın imkansız gibi görünen aşkını okuyoruz. Adele , müstükbel kocası , nişanlısı Lord Harold Osulton ile evliliklerini kesinleştirmek ve yakınlaşmak için İngiltere 'ye yola çıkar ama yolda kaçırılır. Harold nişanlısını kurtarmak için kendi gitmez , yerine çapkınlığıyla ve metresleriyle nam salmış kuzeni Daimen 'ı gönderir , ve Daimen ile Adele baş başa zaman geçirmek zorunda kalırlar , ateşle barut ne kadar yan yana durur , okuyup görmeniz lazım.
Adele , sonradan kazanılan servetlerine rağmen ,eski sade günlerini özleyen , meşhur balolara bile katılmayı angarya gören mükemmel görünen ama zamanla mükemmellikten yorulan kızımız... Harold ise tek tutkusu deney tüpleri olan , pamuklara sarmalanıp yetiştirilen bir Lord. Daimen ise hem çekici , yakışıklı bir siyah aslan hem de kötü şöhretli bir çapkın ,üstelik borç batağında. Adele ve Daimen , aralarında olan temposu düşmeyen çekime rağmen , birbirlerine yasaklılar çünkü arada Harold var. Bazen her şeye rağmen vazgeçmek gerekirken ,bazen de mücadele etmek gerekir. Bakalım çiftimiz hangisini seçecek.
Bir önceki kitaba göre çok daha güzeldi bence. Bakalım Lily 'nin maceraları yine çıtayı yükselterek mi devam edecek.
... Clara , '' Kitapları bu kadar sevdiğin düşünülünce ,'' diye devam etti, '' İnsan aşk hakkında bir şeyler okumuş olduğunu zanneder.''
Adele arkası kız kardeşine dönük bir şekilde , ''Aşk hakkında pek çok şey okudum, '' dedi , '' ve beyaz şövalyelere sevdalanan , kulelere hapsedilmiş aptal gülüşlü karakterleri hiçbir zaman kendime yakın hissedemedim...
... Adele şaşırtıcı ve titrek bir ürperti eşliğinde Damien 'ın bir gece önce yatak odasında nasıl göründüğünü hatırladı - ay ışığında vücut bulan, gerçek dışı bir tanrı gibi. Güçlü ve alımlı.
... Atı hafifçe kişnemeye başladı. Damien 'ın kendisini tımar etmesini bekleyen atın yerinde olsa, Adele de kişnerdi.
... Adele gergin ve heyecanlı bir biçimde yutkundu. Damien nasıl da etkileyici görünüyordu ; siyah atının üzerindeki esmer, yakışıklı, çarpıcı bir kara şövalye. Adele onu , atını efsunlu bir ormana süren bir ortaçağ şövalyesi olarak hayal etti.
... Adele 'in kaşları çatıldı. Ofladı. Sonra bütün kasları birden gevşedi. Damien yine yapacağını yapmıştı. Adele 'in kaynayan hislerinin üzerindeki kapağı kaldırmış ve yere saçılmalarına izin vermişti. Her seferinde onun ihtiyacını olan şeyi nereden biliyordu ?
... '' Hayır , inkar etmiyorum , çünkü söylenenlerin hepsi doğru. Ben Londra'daki en büyük hergelelerden biriyim şüphesiz. Benimle olan mesafeni korusan iyi edersin. ''
EPHESUS YAYINLARI
Çeviren : Gökçe Çiçek
2013
352 Sayfa
Merhaba
YanıtlaSilBundan böyle bu güzel bloğun takipçisiyim. Ben de bloğuma beklerim.
Görüşmek üzere…
Teşekkürler :)
Sil