Sevgili Pinuccia'nın ev sahipliği yaptığı Yazar Ayları etkinliğimize bu ay , mucizevi bir şekilde elime geçen ' Murtaza' ile katıldım. Diğer katılımcılarım okuyacağı kitaplar ya da etkinlik detayları için buraya göz atabilirsiniz.
Orhan Kemal çok sevdiğim yazarlarımızdan , yakın zamanda okumadığım kitabı yoktu elimde , Murtaza hediye edilince çok sevindim. Eski kitaplar da ayrı bir değerli oluyor benim için. Yaşanmışlıkları varmış gibi ;)
Murtaza ile oldukça geç tanıştım malesef. Mizahi yönü ağır bassa da aslında sosyal mesajlar veren , derin bir kitap. Sadece güldürmüyor . Hatta okumayı sevsem de Murtaza ile gerçekte tanışmamış olmak çok iyi , çünkü kötü olmasa da sinir edici yönleri çok :) Kitaba gerçeklik etkisi katan en önemli faktör bence şiveler. Göçmen olan Murtaza 'nın ağır şiveli konuşmalarını okurken , neredeyse duyuyormuşum gibi oldu. Bol bol konuşmaların olması , kitabı daha akıcı , hızlı okunur hale getirmiş , hemencecik bitti.
Murtaza, Yunanistan 'ın Alasonya kasabasından 1925'den sonra olan mübadele ile Türkiye'ye göçeder , sokak sokak gezen gece bekçisiyken işgüzarlığı sebebiyle , bir fabrikaya gece bekçisi olarak atanır.Görev aşığı , kraldan çok kralcı - ki bunu yıllar yıllar önce Türkçe öğretmenimiz kelimeyi açıklarken okuyun Murtaza 'yı anlarsınız demişti- , söz konusu iş olunca hak ettiği cezayı vermeyen patronuna bile kafa tutacak kadar sabit fikirlidir. İşi her şeyden önemlidir. Tek idolü ise Balkan Harbinde şehit olan dayısı Kolağası Hasan Bey ' dir. İki lafından biri dayısının kanını taşıdığıdır . DP 'li döneme işçiler ,emekçiler etrafından ufak ama keskin bir bakış atan kitap , bize bizden birinin yorumu aslında , Orhan Kemal 'i bu yönden de çok seviyorum. Kitapta da benzetildiği gibi Murtaza yerli Don Kişot. Kısaca güzel bir başyapıt . Okumadıysanız okuyun :)
"Gördüm kurs, aldım amirlerimden çok sıkı terbiye hem da disiplin."
'' Benim adım Mürteza !''
''Adını sormadım. Vazifen ?''
'' Mürteza demek vazife demek , vazife demek Mürteza demektir. ''
... Murtaza'nın bütün umudu bu en küçük çocuğundaydı. En büyük oğlan olmamıştı istediği evsafta. İlki bitirdikten sonra 'Subay okuluna' girecek yerde girmişti sanat okuluna ve kendini vermişti futbola. Ondan sonrakiler kızdı. Kızları 'evlat' tan saymadığı için , bu en küçükteydi olanca umudu. Ağabeysinden Kolağası Hasan Bey çıkmadıysa, bu en küçükten çıkacaktı, Hasan Beyin kahramanlığını gösterecekti.
CEM YAYINEVİ
431 SAYFA
1975
Ah çok sevmiştim bu kitabı yıllar önce okuduğumda. Birkaç yıl önce de Antalya Belediye Tiyatrosu sahneledi, yine çok severek izledim. Tekrar mı okusam, ne yapsam =)
YanıtlaSilBenim de var tekrar okusam mı dediğim kitaplar ama okumadığım kitap o kadar çok ki kıyamıyorum :)
Sil