Herkese merhaba. 2016 'da okuduklarım bilanço yazımı henüz yazamadım. Zaten okuduğum kitapları da yazamadım. Aralık ayı benim için epey stresli ve zor geçti ama geçti çok şükür. Bu hafta 3 kitap okuyabildim. Onlara başlamadan eski kitapların notlarını bloga yazmam lazım ama geçmeyen gribe yakalandığım için ortalama bir hamileden daha çok uyuma isteği duyuyorum. Biriken kitapları bitirsem yeni yılın kitaplarına da sıra gelecek.
Narcos dizisinin görünmeyen yüzü, yazısını gördüğümden beri bu kitabı okumayı istiyordum. Hastaneye de yanımda götürdüm ara ara okuyup bitirdim. Escobar ilginç bir adam. Hakkında epey yazı, haber okudum. En son ve kapsamlı olan ise Pinkfreud 'un bu yazısıydı. Bir de oğlunun gözünden görelim Escobar 'ı dedim. Bolca detay ve birkaç fotoğraf eşliğinde okudum. Tanıtım yazısından zaten epeyce fikir edinebilirsiniz:
Benim doğduğum günden, onun öldüğü güne kadar babam benim arkadaşım, rehberim, öğretmenim ve güvenilir akıl hocamdı. Hâlâ hayattayken, ona gerçek hikâyesini yazması için zaman zaman yalvardım, ancak o bunu reddetti: "Grégory," derdi, "tarihi yazabilmek için önce onu bitirmen gerek."
Bu kitap kimseyi suçlamıyor. Bu kitap mutlak bir gerçek de değildir. Bu, babamın hayatına yakınlaşabilmek için bir araştırma, bir girişimdir. Bu, kişişel, özel bir incelemedir. Tüm erdemlerinin yanısıra tüm hatalarıyla bir adamın yeniden keşfidir. Bu kitaptaki anekdotların çoğu, yaşamının son yılında, ateşin başında hep beraber toplandığımız uzun ve soğuk geceler boyu bana anlattıklarıdır. Diğerleriyse, düşmanlarının hepimizi öldürmeye çok yaklaştıklarının anlaşıldığı zaman bana yazılı olarak bıraktıklarıdır.
Babamla ilgili "gerçekler" kısmen bilinmektedir -ya da hiç bilinmemektedir. Ve bu yüzden onun hikâyesini anlatmak büyük bir risk içermektedir; onun hakkında söylenen kötü şeylerin çoğu doğru gibi göründüğü için bunlar muazzam bir sorumluluk duygusuyla anlatılmalıdır. Bu anlatılanlar, benim babamla ilgili olmasının yanı sıra, insanlık tarihindeki en kötü şöhretli mafya organizasyonunun başında olan bir insanın iç dünyasının kişisel ve derin bir araştırmasıdır.
Babama acımasız dürüstlüğünden dolayı minnettarım; onu net bir şekilde görmek, yaptıklarını asla savunmadan onu olduğu gibi bir adam olarak kabul etmek benim kaderimdi.
Ben, babasının yaptıklarıyla değil, sadece kendi yaptıklarıyla hatırlanmayı dileyen bir insanım. Umarım insanlar, bu hikâyeleri okurken benimle ilgili gerçekleri unutmaz ya da beni babamla karıştırmazlar.
Ne de olsa, bu benim de hikâyem.
Birkaç alıntıyla yazımı sonlandırayım. Biyografi seviyorsanız, Escobarların dünyasını da merak ediyorsanız kaçırmayın.
... Babamın kütüphanesindeki Reader's Digest koleksiyonu çoğalmaya başladı. Neden mi? Komşu çocuklarını babalarının dergilerini kendisi için çalmaya ikna ederdi. Böylelikle en son sayıları edinmiş olurdu. Daha sonra bu sayıları hafta sonunda okumak için komşu çocuklara kiralayacak kadar düzgün ve ikna edici konuşan biriydi aynı zamanda.
... Babam ve Gustavo sahte diploma sattıkları dönemde , La Paz'ın biraz dışındaki bir meyve bahçesinden portakal çalmaya ve portakalları marketlere pazarlamaya ya da kapı kapı dolaşıp elden satmaya da başladılar.
...İnsanların, onun dünyanın en zengin adamlarından biri olduğunu söylediklerini duyduğum için zaman zaman babama servetinin boyutunu sordum. Bana her zaman aynı yanıtı verdi: ''Bir noktada o kadar çok param oldu ki, hesabını bile tutamadım. Bir para makinesi haline geldiğimi fark ettiğimde ben de saymaktan vazgeçtim.''
...Sürdüğümüz hayat yüzünden, çocukluğumun hatırı sayılır bir bölümünü ülkenin suçlularıyla birlikte geçirdim.
... 1986 yılında, dokuzuncu doğum günümde, o yaşta değerini anlayamayacağım kadar eşsiz bir hediye aldım: içinde Manuelita Saenz tarafından Latin Amerikalı büyük devrimci Simon Bolivar'a yazılmış aşk mektupları olan küçük bir sandık.
... Aile partilerinde ünlü sanatçıların resimleri ve heykelleriyle nadir bulunan antikaların çekilişleri yapılırdı.
Juan Pablo Escobar'ın hayatını konu alan on bölümlük bir dizi izledim. Sanırım o bahsettiğiniz Narcos dizisiydi. Bütün bölümlerini tam iki günde tamamlamıştım. Yaşamından çok dersler çıkarılabilecek biri. Yaptıkları çok kötü şeyler olduğu halde tuhaf bir şekilde ona hayranlık duyuyorsunuz.
YanıtlaSilTeşekkür:)
Evet aynı duygular içindeyim. :)
Sil