#subscribebox{background:#576269;padding:20px;font-family:'PT Sans',sans-serif;} .widget_follow_subscribe .widget-detail{padding:36px 30px 40px} #subscribebox p{color:#fff;font-size:15px;text-align:center;font-weight:700} .follow-subscribe-social{margin:0 0 15px;padding:0 0 14px;border-bottom:#858585 solid 1px} .follow-subscribe-social ul{list-style:none;margin:0;padding:0;text-align:center} .follow-subscribe-social ul li{display:inline;margin:0 15px 0 0;border-bottom:none} .follow-subscribe-social ul li:last-child{margin:0} .follow-subscribe-social ul li a{font-size:17px;color:#cacaca;-webkit-transition:color .2s ease-in-out;-moz-transition:color .2s ease-in-out;-ms-transition:color .2s ease-in-out;-o-transition:color .2s ease-in-out;transition:color .2s ease-in-out} .follow-subscribe-social ul li a:hover{color:#fff} form.subscribe{margin-top:-7px} form.subscribe input{display:block;width:100%} .subscribe-email{height:45px;border:none;margin:0 0 10px;font-size:.928571em;background-color:rgba(255,255,255,0.2);text-align:center;color:#fff} .subscribe-email:focus{outline:0} form.subscribe .placeholder{color:#cacaca} form.subscribe input:-ms-input-placeholder{color:#cacaca} form.subscribe input::-webkit-input-placeholder{color:#cacaca} form.subscribe input:-moz-placeholder{color:#fafafa} form.subscribe input::-moz-placeholder{color:#fafafa} .subscribe-button{height:45px;font-weight:700;font-size:16px;color:#fff;text-transform:uppercase;border:none;background-color:#e06666;-webkit-transition:background-color .2s ease-in-out;-moz-transition:background-color .2s ease-in-out;-ms-transition:background-color .2s ease-in-out;-o-transition:background-color .2s ease-in-out;transition:background-color .2s ease-in-out} .subscribe-button:hover{background-color:#29aae1} .subscribe-button:focus{outline:0} .creadit a{color: #A7A6A6; float: right; font-size: 8px;} Kitaplarım ve Ben : Kitap Blogu : Okudum Bitti - 72 : Silinmeyen || Emelie Schepp

26 Haziran 2016 Pazar

Okudum Bitti - 72 : Silinmeyen || Emelie Schepp






                  Herkese merhaba. Bu defa fotoğrafı akşam yemekten sonra çektim kahvemi içerken , bitirir sıcağı sıcağına bloga yazar, öyle yatarım diyordum ama okumaya geç başlayınca gecikti.  Son zamanlarda biraz tatsız günler geçiriyorum. Migren, bazı sıkıntılar, kırgınlıklar gibi... Neyse buna da çok şükür ama bu elbette okuma hızımı olumsuz etkiliyor. Yoksa kitap çoktan biterdi.


              Kitap bana Zodyak Kitap tarafından, Babil.com aracılığıyla okuyup paylaşmam için gönderilmişti. Bu arada şenlik kitaplarımı bitirme çabasında olduğum için biraz erteledim. Üstüne de yukarıda saydığım tatsızlıklar eklenince epey yavaş okudum ama severek okudum. Emelie Schepp İstanbul Tanpınar Edebiyat Festivali için ülkemize geldiğinde , Babil.com için kitaplarını imzalamıştı, videolarını görmüştüm. Satın almak isterseniz buraya bakabilirsiniz. Kitabı okumaya başlamadan bir araştırırken , bir yerlerde yazarın kitabını kendi kendine yayımlattığını okumuştum , ailesinden bile kimseye haber vermeden ve  yayınevlerinden bağımsız olarak. Silinmeyen yazarın ilk romanı. Bir ilk roman olarak oldukça güzel. 


        Jana Bezelious  babası gibi savcı olan , başarılı ama duygusuz, soğuk bir karakter. Yani her şeye biraz mesafeli. Göçmenlik Dairesi 'nin sorumlusu evinde ölü bulununca davanın başına getirilir. Jana , komiser Henri , dedektif Mia ile birlikte cinayeti soruştururken bir yandan da  kendi geçmişine dair bazı sırları çözmeye başlar. Anıları yavaş yavaş canlanmaya başlar. Hafızasında eksik olan karaler yerine oturmaya devam ederken, cinayetler de ufak ufak devam eder. 


       Yine zamanda geri dönüşlerle, merak ederek okudum. Hasan Sabbah kıvamında bir adamın sırrını çözmeye çalışırken , aklım hep sonunda ne olacak acaba kısmındaydı. Cinayet, tecavüz, uyuşturucu, insan kaçakçılığı bu kitap da yok yok. Üzücü, rahatsız edici gerçekler işlenmiş.Bu bir serinin ilk kitabıymış , umarım diğer iki kitabı da zamanla okuma şansım olur.






... Yorgundu ve en önemlisi uyumak istiyordu. Kendi yatağında. Bir otobüs durağında bulduğu oyuncak bebeğiyle. Bebeğin yalnızca bir kolu ve bacağı vardı ama kızın ömründe gördüğü en güzel bebekti.



...'' Biraz pis bir hikâye var, değil mi? Konu patronlarla ilgili olunca her zaman pislik çıkar. ''



...Yaptığı son şey bile olsa bu ölümlerin intikamını alacaktı. Bu hastalıklı eylemlerin affedilmesi, geride bırakılması mümkün değildi.




... ''Kaç cinayetten söz ediyoruz? ''
''Henüz tüm kurbanlar sayılmadı.''
''Başka bir deyişle dehşet verici istatistikler ortaya çıkabilir.''



... ''Parçalanmış bir çocuktan ölümcül bir silah yontabilirsin. Hiçbir duygusu, kaybedecek bir şeyi olmayan bir asker, en tehlikelisidir. ''





ZODYAK KİTAP

Çeviren: Duygu Dölek
Mayıs 2016
446 Sayfa



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder