Herkese merhaba. Güzel bir kitabı daha bitirmenin mutluluğuyla, daha önceden okunmuş sıra bekleyenleri hiçe sayarak oturdum blogumun başına. Özlemişim böyle hem duygulandıran, hem geren, hem de merak ettiren bir kitap okumayı. John 'un eşi Ruby 'nin kanserle mücadelesi, onu hayatta tutmak için, çaresizlikten yapmak zorunda oldukları çok duygulandırdı beni.
John karısının hayatını kurtarmak için bir nevi kimlik hırsızlığı yaparak sağlık sigortasından yararlanır. İşler önceleri yolunda gitse de bir gün gizemli bir telefon alır. Kimliğini çaldıkları kişi olduğunu söyleyen adam onlardan bir şey yapmalarını ister ve yapmazlarsa birinin öleceğini söyler. Gerilseler de inanmazlar ve kabus başlar.
John 'un geçmişte aldığı bir kararın sonucu mu yoksa gerçekten işledikleri suçla mı ilgili olanlar emin olamadan, acaba ne olacak, kim bu adam diye düşüne düşüne merakla okudum. Film olsa soluksuz izlerdim ki öyle de okudum.
... Karar vermen gerekiyor. Hangi halatı kesmeli?
Kendi hayatını kurtarmak için kimin hayatına son vermeli?
...Onunla bir brownieyi paylaşmak cennet gibiydi.
... İnternet, suç işleme yöntemleri için adeta bir açıköğretim fakültesiydi.
... ''Senden nefret ediyorum.''
''Hayır, henüz etmiyorsun ama edeceksin. Sana nefretin ne demek olduğunu öğreteceğim.''
... Kanser mi yoksa Uretsky mi? Hangi zehir onu daha hızlı öldürüyordu acaba?
...''Ne istersen yaparım.''
''Bence bunu söylediğine pişman olacaksın.''
... İki cinayetin birbiriyle bağlantılı olduğunun keşfedilmesinden birkaç saat sonra GDK Katili doğmuş oldu: Görme, duyma, konuşma. GDK.
... Kendimi böyle yalvarırken duymak garip olsa da yapabileceğim başka bir şey yoktu artık. Çaresizlik, tüm gözeneklerimden ter olarak fışkırıyordu adeta. Umutsuzluğumsa soluk borumu tıkamış gibiydi. O kadar öfkeli, o kadar nefret doluydum ki doğru düzgün düşünebiliyor olmam bile bir mucizeydi bence. Tek yapabildiğim bir şekilde bizimle oynamaktan yorulması, bize acıması için dua etmek oluyordu.
itina ile alalım notumuzu , maşallah yine hızın yerinde kuzum :D
YanıtlaSil