#subscribebox{background:#576269;padding:20px;font-family:'PT Sans',sans-serif;} .widget_follow_subscribe .widget-detail{padding:36px 30px 40px} #subscribebox p{color:#fff;font-size:15px;text-align:center;font-weight:700} .follow-subscribe-social{margin:0 0 15px;padding:0 0 14px;border-bottom:#858585 solid 1px} .follow-subscribe-social ul{list-style:none;margin:0;padding:0;text-align:center} .follow-subscribe-social ul li{display:inline;margin:0 15px 0 0;border-bottom:none} .follow-subscribe-social ul li:last-child{margin:0} .follow-subscribe-social ul li a{font-size:17px;color:#cacaca;-webkit-transition:color .2s ease-in-out;-moz-transition:color .2s ease-in-out;-ms-transition:color .2s ease-in-out;-o-transition:color .2s ease-in-out;transition:color .2s ease-in-out} .follow-subscribe-social ul li a:hover{color:#fff} form.subscribe{margin-top:-7px} form.subscribe input{display:block;width:100%} .subscribe-email{height:45px;border:none;margin:0 0 10px;font-size:.928571em;background-color:rgba(255,255,255,0.2);text-align:center;color:#fff} .subscribe-email:focus{outline:0} form.subscribe .placeholder{color:#cacaca} form.subscribe input:-ms-input-placeholder{color:#cacaca} form.subscribe input::-webkit-input-placeholder{color:#cacaca} form.subscribe input:-moz-placeholder{color:#fafafa} form.subscribe input::-moz-placeholder{color:#fafafa} .subscribe-button{height:45px;font-weight:700;font-size:16px;color:#fff;text-transform:uppercase;border:none;background-color:#e06666;-webkit-transition:background-color .2s ease-in-out;-moz-transition:background-color .2s ease-in-out;-ms-transition:background-color .2s ease-in-out;-o-transition:background-color .2s ease-in-out;transition:background-color .2s ease-in-out} .subscribe-button:hover{background-color:#29aae1} .subscribe-button:focus{outline:0} .creadit a{color: #A7A6A6; float: right; font-size: 8px;} Kitaplarım ve Ben : Kitap Blogu : Okudum Bitti- 21: Siyah Kar || Juliette Sobanet

3 Şubat 2016 Çarşamba

Okudum Bitti- 21: Siyah Kar || Juliette Sobanet





                         Herkese merhaba. Başlar başlamaz bitirdiğim bir Arkadya şekeri ile sizlerleyim. Çok kalın olmayan ama heyecanı hiç azalmayan bir kitaptı. Hatta epey sonlarına yaklaşmışken, kalan bu kadarcık sayfada nasıl bitecek bu kitap dedim. Devamı da olacakmış, yaşasın!



                Kitabımız başlar başlamaz 1937 yılının İsviçre 'sindeyiz. Rose nişanlısını terk edip , Doğu Expresi 'ne binmek için beklerken, bize neler yaşadığına dair ufak tüyolar verir.  

              Bir sonraki bölümde hemen 2012 yılında Washington D.C 'ye uğrarız , Jillian ikiz kız kardeşine dair kabuslar görmektedir. Çok önemli bir toplantıdayken, geçmişten çıkıp gelen Samuel kabuslarının  gerçekle bağlantılı olduğunu ortaya çıkarır. Bundan sonra eski sevgilisi Samuel ile kaybolan kardeşi Isla 'nın izini sürmeye başlarlar. Bu iz sürme öyle sıradan bir polisiye tadında da olmaz. Sürprizli, gizemli bir macera bekler bizi. 


                 Aradan geçen uzun zamana rağmen yaşanan olaylar bağlantılı mı ? Herkes aradığını bulabilecek mi?  Kitabın da dediği gibi , zaman sihirli bir değnek gibi mi?  Bu soruların cevapları kitapta sizi bekliyor. 


           Kapak tasarımı, püskülü, içinden çıkan biletimiz , iç sayfa tasarımları da zaten harika. Hemencecik bitecek, keyifli bir kitap. 




   
                           Bu görsel de annemden alıntı. Kitabı benden önce o okudu, keyifli bulduğunu söyledi. Anne sözü dinledim, hemen okudum ben de ve sevdim.




... Uçak havalanıp bembeyaz gökyüzüne doğru yükselmeye başladı ancak benim tek görebildiğim kana bulanmış karlar ve Isla'nın dehşet dolu menekşe gözleriyle onu kurtarmam için bana yalvarışıydı.



... Bundan sonra ne yaşayacağımızı bilmiyorduk. Isla'yı ya da diğer kayıp kadınları bulabilecek miydik?  Hatta, bu işten sağ salim kurtulabilecek miydik, bilmiyorduk.



...Geçmişle gelecek arasındaki gergin bir ipin üstünde duruyormuşum ve her an birinden birine düşebilirmişim gibi hissediyordum.



... İsviçre Aplleri'ndeki o karlı kış gecesinde Doğu Expresi'ni gördüğü anda Rosie'nin aklından bir tek kelime geçti.
Özgürlük.






ARKADYA YAYINLARI

Çeviren: Solina Silahlı
Ocak 2016
278 Sayfa





4 yorum:

  1. Kitap bir süredir kapağıyla ilgimi çekiyordu, içeriğini de sevdim sanırım :)) İyi okumalar..

    YanıtlaSil
  2. allam ya , naptın ,senenin başındayız daha kuzum bu ne hız maşallah , daim olsun :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hile yaptım, ince kitaplar, öyküler falan. Kendimi motive ediyorum tatlım. :))

      Sil