30 Nisan 2013 Salı

Yazar Ayları | Mayıs | Vasconcelos



Her ay severek katıldığım , diğer yorumları da okumaktan zevk aldığım ve sevgili Pinuccia' nın ev sahipliği yaptığı bir etkinlik ; Yazar Ayları.


Nisan ayında Jules Verne okuduk. Benim okuduğum kitap burada



Mayıs ayında ise  Brezilyalı yazar  José Mauro de Vasconcelos okuyacağız.


Bize katılmak isteyenleri bekleriz. Detaylar için Sevgili Pınar 'ın güzel bloguna buyrun.

28 Nisan 2013 Pazar

Şeytan ve Şair - John Underwood - ÇEKİLİŞ SONUCU



Şeytan ve Şair çekilişimizin kazananı


Sude naz


Mail attım bile , hemen cevap verirsen sevinirim , detaylı yazı , fotoğraf paylaşacak vaktim olmadı , evde yokum. Cevap için beklemedeyim . Kaçıranları yeni çekilişimize bekleriz.

26 Nisan 2013 Cuma

Konuşan Kitaplar ile Kitap Günleri | Yağmur Sonrası - Sarah Jio | TANITIM ve ÇEKİLİŞ




Konuşan Kitaplar ile Blog Turlarından sonra şimdi de Kitap Günleri ile karşınızdayız. Kitap Günlerimizde sizlere konuk kitabımızı tanıtıp , yazarı hakkında bilgiler verip, ön okumalar, alıntılar vs. paylaşacağız.



İlk günümüzde sizlere öncelikle kitabımız hakkında bilgi vereyim ;


Yağmur Sonrası | Sarah Jio
Nisan 2013
Arkadya Yayınları
Türkçe

Tür: Yetişkin / Tarihi Aşk Romanı – II.Dünya Savaşı dönemi




II. Dünya Savaşı’nın tam ortasında yaşanan yasak aşk ve işlenen korkunç bir cinayet…

Umut tükenmiş gibi görünse de ikinci şans her zaman vardır… Ya yoksa?

Anne Calloway ne kadar çabalasa da yetmiş yıldır peşinden gelen anıları bir türlü aklından silemiyordur. Bora Bora Adası’ndan adına gelen gizemli bir mektup ise adeta kapanan yarasını yeniden açar.

1942 yazında, II. Dünya Savaşı’nın en hararetli zamanında Bora Bora Adası’nda görev almak için orduya hemşire olarak katılan Anne, genç, güzel ve nişanlı bir kadındır. Ancak orada hiç hesap etmediği bir durumla karşılaşır. Aşk… Kalbini tutkuyla dolduran, yakışıklı asker Westry Green’e karşı koyamaz. Kısa sürede aşkları, adadaki amber çiçekleri gibi filizlenirken, sazdan çatısı olan bir bungalovun altında gizli bir dünyayı paylaşırlar. Ta ki bir gece tüyler ürperten bir cinayete şahit olana kadar… Savaş rüzgârıyla ayrı yerlere savrulan çift, bir daha asla bir araya gelemez. Peki Anne, onca sene sonra çıkagelen bu mektubun izinden gidip taşıdığı vicdan azabını sonlandırabilecek midir?

Ya siz, araya zaman, mekân, kişiler girse de gerçek aşkın peşinden gitmeye cesaret edebilir misiniz?
Mart Menekşeleri ile gönüllere taht kuran Sarah Jio’dan muhteşem bir başyapıt… Yağmur Sonrası ile tutkunun zaman tanımayan öyküsünü okurken, gözyaşlarınıza hâkim olamayacaksınız.

“II. Dünya Savaşı’nda Pasifik’in tam ortasında kalan, yürek burkan muhteşem bir aşk hikâyesi.”
Kristin Hannah




Şimdi de yazarımıza bir göz atalım , gerçi daha önce Blog turlarımızda yazarın Mart Menekşeleri isimli kitabını konuk etmiş , yazarı tanıtmış ve söyleşi yapmıştık. Tekrar hatırlayalım ;




1978-1983: Fransız usulü örülmüş saçlar. Sıcak çikolatalı kurabiyeler. Böğürtlen toplamak. Muhteşem Noeller. Disneyland'a olan ziyaretler. Süslenmek. Salıncaklar. Kurnazlıklar. Mutlu çocukluk yılları.

1983-1988: 'A Tug Boat’s Dream' adındaki ilk kitap. Büyük kazak ve kemeri ile taytlar.  Pijama partileri. Lisa Frank çıkartmaları. Buz pateni... İlk aşk. Ayrıntılarını erkek kardeşiyle düzenlediği bir günlük...

1988-1993: Oğlanlar. Ortaokul pişmanlıkları. Paten. Tenis. Daha kötü saç stilleri. California Depremi ve hayatta kalma mücadelesi. Şişede bulunan bir mesaj. Fazlaca  Fettuccine Alfredo yemek. Yeni bir ev. 
1993-1996: Müzik grubu yılları. Punk dinleyen, tuhaf saçlı erkek arkadaşı ve şok içindeki anne. Kırılmış bir kalp. Platin sarısına boyanmış kısa saçlar. Oğlanlar.  Özel okul. Tenis. Meksika.  Münazara ekibi. 1969 model yeşil Wolkswagen. Nancy Drew hayranlığı. Hayaller. 
1996-2000: Kolej yılları. Gazetecilik. Kanada'ya yolculuk. Üç part-time iş. Hayatımın aşkıyla tanışmadan önce Calvin Klein iç çamaşırları modeli. Alaska'da tatiller.  Seattle'de ilk daire. Ruhunu arayışı.
2000-2005: Meşgul yıllar. Evlilik. Tahiti'de balayı. Ev dekorasyonu. Bahçe işleriyle uğraşma. Zilyon tane makale. Adını O, The Oprah Magazine'de gördüğünde açılan şampanya. İlk kitabı Yayınlanmadı. Büyükbabasının ölümü. İlk bebeğin heyecanı.
2005-2012: Bebeklerinin ve kitaplarının yılıydı. Yeni bir ev alındı. Mutfak yeniden düzenlendi. İlk bebeği doğdu, adı Colic. Uyku yoktu, ağlamalar, ağlamalar... Organik bebek mamaları... Ve ikinci bebek de doğdu. Yeni bir roman yazdı. Sevgili büyük annem öldü. Edebiyat Ajansı ile anlaşma yapıldı. İlk Amerika'da, sonra 14 ülkede kitabım yayınlandı. Üçüncü bebek de doğdu. Üçüncü ve dördünce romanları da yayınlandı. İmza günleri. Bebeklerimle birlikte.. Üç oğlan da altı yaşının altında. Çok fazla kahve, arasıra da şarap. Yeni bir ev alındı. Büyük bir buzdolabının hayali ve kilidi olan ofis gerçek oldu. Beşinci romanı da yayınlandı. Büyük hayaller, sağlık, minnettarlık. 

 



                    Yazarımız kitaplarını evinde olan ofisinde yazıyor. Ve  : ' Seattle gökyüzüne (ki neredeyse her zaman yağmurludur) bakan bir pencerem var ve geceleri de ben yazarken ay ışığı üzerime düşüyor. Çocukların oyun odasına da yakın, böylece onlar oynarken zaman zaman kaçıp birkaç paragraf yazma fırsatı da bulabiliyorum. ' diyor.


                                   Ön okuma 1 için    Kördüğüm Hayaller 'e

                                   Video Tanıtım için  Yorum Durağım ' a uğrayın.




              Ve bu güzel kitabı kazanmak isterseniz buyrun çekilişimize.

                                         

a Rafflecopter giveaway




24 Nisan 2013 Çarşamba

Konuşan Kitaplar ile Blog Turu : Gölgelerin Yolu - ÇEKİLİŞ SONUCU





                                         Çekiliş sonucumuz Blogumuzun facebook sayfasında çoktan açıklandı ama bendeniz  çeşitli sebeplerden geciktirdim , özür dilerim.  Görmeyen , duymayan kaldıysa buyrun kazananlar:


Eren Nadir Akşamoğlu

Ebrar Şeyban


Emine Kılıç


   Adresler için mail atacağım :)  Mailimi almayan olursa blog sayfamızdan bize adres bilgilerini iletsin lütfen.

23 Nisan 2013 Salı

Okudum Bitti - 38 : Pamuk Prenses ve Avcı - Lily Blake



Öncelikle hepimizin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Kutlu olsun , Cumhuriyetimiz daim olsun diyerek söze başlıyorum.

Bugüne özel , kendime nostalji yaşatmak için Pamuk Prenses ve Avcı ' yı seçtim. Hatta bu kitabı bir ufaklığa hediye almıştım ama vermek kısmet olmadı , ben de okudum gitti :)

Bildiğimiz Pamuk Prenses masalı gibi başlıyor , ama oldukça modifiye edilmiş.Daha fantastik. Haliyle keyifle okunan , hemencecik biten bir kitap oldu. Charlize Theron 'u çok severim ama filmi izlemedim , denk gelirse artık izleyebilirim , kitabı olan filmleri genelde izlememeyi tercih ediyorum ki kitabın heyecanı kaçmasın.

Kısaca kitabı çok sevdim ,kapağı,sayfa düzenlemeleri,baskısı her şeyi gayet güzel . Benim gibi okumayan kaldıysa Pamuk Prenses ' e bir de böyle baksın derim :)

Hatta sanki filmin devamı çekilecek diye duyduğumu hatırlıyorum , aslında bence  kitapta seri olabilirmiş, devamı olsa okunur yani.Bilgim yok ama :)


Çeviren : Selim Yeniçeri
MARTI YAYINLARI
264 sayfa
Haziran 2012


Herkese keyifli okumalar.

Her Zaman Okuduğunuz Hürriyet'i Şimdi İzleyin

Hürriyet TV şimdi yayında.

Hürriyet TV’yi ziyaret edenler, aradıkları her şeyi artık tek tıkla seyredebilecekler. Hürriyet TV, zengin haber içeriğinin yanı sıra konusunda uzman isimlerle gerçekleştirdiği programlarla da dopdolu.

Hürriyet TV’de Berza Şimşek’ten günün mutlaka görülmesi gereken haberlerini izleyip usta gazeteci Sedat Ergin’den haftanın yorumunu alabilirsiniz. Üstelik gündemin özetini, Metehan Demir, 3 dakikada sizin için yorumluyor.

Burcunuzdaki yeni gelişmeleri merak ettiğinizde ise Susan Miller ile yıldızlara bakabilir, Sebla Kutsal ile dilediğiniz zaman, kültür ve sanat dünyasında keyifli bir yolculuğa çıkabilirsiniz.

Uğur Cebeci ise sivil havacılığın geldiği son noktayı size Kokpit’ten anlatıyor.

Magazinden spora, eğlenceden ekonomiye hepsi ve daha fazlası, sürekli güncellenen Hürriyet TV’de sizi bekliyor.

 
Bir bumads advertorial içeriğidir.

22 Nisan 2013 Pazartesi

ÇEKİLİŞ : Şeytan ve Şair - John Underwood




Püsküllerine ve baskılarına hayran olduğumu sık sık söylediğim Arkadya ' nın bu güzel kitabını kazanmak isteyen varsa buyursun. Klasik şekilde yapacağım çekilişle 1 şanslı kitap severe kitabı hediye ediyoruz.
Son katılım 26 nisan 22:00 :)

Hemen açıklayacağım kazananı. Hızlı bir çekiliş olacak yani:)

Buradan kitapla  ve yazarla ilgili detaylara ulaşabilirsiniz.


Yapmanız gereken tek şart ;

 İzleyicim  olmanız ve kitabı istediğinizi belirten bir yorum bırakmanız , lütfen mail adresinizi de yazın , hemen ulaşabileyim size.


Bana tek bir hak yetmez , + haklarda isterim diyorsanız ;

Buradan Facebook sayfamı beğenebilirsiniz (+1) ,

Buradan Konuşan Kitaplar ile Blog Turu Facebook sayfamızı beğenebilirsiniz (+1) ,

Buradan Arkadya Yayınları Facebook sayfasını beğenebilirsiniz. (+1)


Herkese bol kitaplı ve çok şanslı  günler ...


                                 

Tıkla İndir, Tıkla Getirt!



26 ilde 128 mağazası ile sektöründe lider olan D&R, dr.com.tr ile kültür, sanat ve eğlence dünyasını bir tıkla evinize getiriyor. Reklam filmiyle online sipariş hizmetini duyuran D&R, kültür, sanat ve eğlenceye kısa yoldan ulaşmak isteyenler için internet sitesini yenilenen tasarımıyla hizmete sundu. Kitap, film, müzik, elektronik, oyun&konsol, dergi, kırtasiye, hobi&oyuncak, kişisel ürünler ve  e-kitap kategorilerinde yer alan binlerce ürünü sipariş edebilme olanağı sunan D&R, teknolojinin sunduğu olanakları en iyi şekilde kullanarak müşterileriyle buluşturuyor.

İnternet sitesi dışında tablet ve akıllı telefonlar için tasarlanan mobil uygulamalarla tüm platformlarda hizmet veren dr.com.tr, hızlı ve kolay bir alışveriş imkanı sunuyor.

Ayrıca D&R ve DMC’nin işbirliğiyle yayın hayatına başlayan yasal internet müzik platformu "MUSICCLUB" ile 200.000 adet yerli şarkı ve binlerce albüm indirilebiliyor.

Kültür, sanat ve eğlencede zengin ürün çeşidine ulaşmak için siz de dr.com.tr’ye girin, tıklayıp indirin, tıklayıp getirtin.


    
Bir bumads advertorial içeriğidir.

Kitap Tanıtımı : Şeytan ve Şair - John Underwood



Onlar Gelmiş Geçmiş En İyi Bilinen Bilinmeyenlerdir…
ŞEYTAN ve ŞAİR

Kadim dost, İsa aşkına,
Dağıtma bu mezarın tozunu.
Bu mezar taşını koruyanı Tanrı korusun,
Ve kemiklerimi yerinden oynatana lanet olsun.”

Bu dörtlük, masum bir mezar kitabesinden çok daha fazlasını anlatıyor olabilir mi? İnsanlığın en önemli isimlerinden biri olan eşsiz şair ve oyun yazarı Shakespeare, gerçekten bir dâhi mi, yoksa bir sahtekâr mıydı?

Geçmişten günümüze kadar süren, dört yüzyıllık bir sırrın peşine düşen ünlü Profesör Desmond Lewis, California’da vereceği bir konferansla tüm dünyayı yerinden oynatacak gerçeği açıklamak üzeredir. Yola çıkmadan önce eski dostu, gazeteci Jake Fleming’le iletişime geçer. Yayımlanacak olan kitabı ile ilgili fikrini almak istiyor ve yalnızca ona güvenebileceğini söylüyordur. Ancak profesör California’ya varmadan kitabıyla birlikte esrarengiz bir şekilde ortadan kaybolur. Ondan geriye kalanlar, Golden Gate Köprüsü’ne terk edilmiş kiralık bir limuzin, içi kıyafet dolu bir bavul ve üzerinde adının bulunduğu belgelerden ibarettir. Polisler durumu tek bir kelimeyle açıklamaktadır: İntihar…

Dostunun intihar etmiş olabileceğine inanmayan Jake ise profesörün başına gerçekte ne geldiğini ve kayıp kitabın neyle alakalı olduğunu bulmaya kararlıdır. Ancak bu sandığı kadar kolay olmayacaktır. Anlamsız şifrelerden oluşan bir listeyle çıktığı bu yolculuğun, kendi hayatıyla birlikte sevdiklerininkini de tehlikeye attığını fark ettiğinde, çoktan ‘kaplanın yuvası’na girmiş olacaktır.


John Underwood’un usta kaleminden çıkan Şeytan ve Şair, gerçek belgelere dayandırılmış, ezber bozan bir roman.




 












                                                Şimdi de kısaca yazarımıza bir göz atalım  ;
         



Gerçek adı Gene Ayres olan yazarımız hem E.C Ayres adıyla hem de John Underwood adıyla romanlarını yayınlamaktadır. Syracuse Üniversitesinde Yaratıcı Yazarlık diplomasını aldıktan sonra yedi yıl New York üniversitesi, Metropolitan uygulamalı araştırma merkezinde kısa film yapımcılığında çalıştı ve daha sonrada PBS televizyonu için diziler yazdı ve yapımcılığını yaptı.
Los Angeles’a taşındıktan sonra da yerel televizyonlarda çalışmaya devam etti. Daha sonra sinemada da çalıştı ve 1982 yılında warner brothers writers fellowship’in sahibi oldu. 1989 yılında Hollywood’u bırakarak Florida’daya döndü ve Florida’da geçen bir polisiye yazmaya başladı. Bu süre zarfında, yazmanın yanı sıra, yalnız bir baba olarak küçük oğlu ile ilgilendi ve TV Channel 10 için film eleştrileri yazdı. 
1992’de film dünyası içine yeniden çekildi ve New Mexico’ya taşındı, bundan tam bir hafta sonra ilk kitabının St. Martin’s Press ve Private Eye Writer’s Association tarafından düzenlenen Amerika’nın en iyi ilk romanı yarışmasını kazandığını öğrendi ve kitabı Hour of Monatee, E.C. Ayres adıyla 1994 yılında St.Martin’ Press tarafından yayımlandı.
1994’te ikinci romanı Tony Lowell Mystery, 1997’de Night of the Panther, 1998’de Lair of the Lizard yayımlandı.
1998 – 2004 arası Şeytan ve Şair’in çalışmaları esnasında İngiltere’ye birçok ziyarette bulundu ve kitap içinde, romanın bir karakteri; Desmon Lewis tarafından yazılan bir kitabı üzerinde çalıştı.
Artık oğlu üniversite yaşına geldiğine göre Gene’in değişiklik yapma imkanı vardı ve Çin’deki öğretmenlik teklifi gelince evini satarak taşındı ve hiç arkasına bakmadı; yazmak için hariç. Çin macerası yep yeni ufuklar açtı ve yeniden yazmaya başlayarak beş kitap bitirdi.
Inside the New China, Black Dragon River, Şeytan ve Şair (The Shakespeare Chronicles), Licensed to Kill, Toon Man
Şeytan ve Şair(Il Libro Segredo di Shakespeare /The Shakespeare Chronicles), yazarın John Underwood adıyla yazdığı romanıdır ve yedi dile çevrilmiştir. Kitap, edebi gerilim türünde, Da Vinci Kodu sınıfında bir romandır ve John Underwood adı ile Roma’da yayımlanmıştır. Bu da bir ilktir; İtalya’da hızlıca çok satanlar arasına giren kitap, bestseller olarak yabancı dillere çevrilmiş ancak yazarın ana dilinde, Amerika ya da İngiltere’de henüz yayımlanmamıştır.
Ayres, kızı ve eşi ile birlikte Seattle’da yaşamaktadır.

            Bu merak uyandıran kitabı okumak isteyenler  beklemede kalsınlar , çok yakında bu blogda:)


20 Nisan 2013 Cumartesi

Okudum Bitti- 37: Piyango Bileti - Jules Verne



Sevgili Pinuccia' nın her ay ev sahipliği yaptığı ' Yazar Ayları' etkinliği için oylama ile Nisan ayı için Jules Verne ' i seçmiştik. Gerçi ben oyumu başka bir yazara vermiştim , Jules Verne 'nin okumadığım kitabını bulamam diye düşünüyordum , ama yanılmışım.

Etkinlik detaylarına bakmak ve halen vakit varken katılmak için buraya buyrun.

Çocukken okumaktan çok hoşlandığım  yazarı , yeniden okumak çok keyifli oldu. Şimdiye kadar okuduğum onca kitabından hiç kötü olan çıkmadı.

Kısaca kitaptan bahsedecek olursam ;

Norveç ' te ( Dal) otel işleten Hansen ailesinin yaşadığı zorlukları okuyoruz.Çok güzel bir aile,sevgi, umut öyküsü. Acabalarla okudum . Başlarda biraz durağan gelse de bence hiç sıkıcı değildi. Çevirisi , baskısı , her şeyi yerli yerinde. Madam Hansen,oğlu Joel, kızı Hulda ve müstakbel damat adayı Ole Kamp'ın , umutla umutsuzluk arasında gidip gelen hayatları , her şeye rağmen içimi ısıttı. Zor şartlar , kötü durumlarda çaresizlikle verilmiş yanlış kararlar ve tüm bunlarla başa çıkmayı kolaylaştıran manevi bir baba gibi davranan ; Sylvius  Hog.

Ve kilit noktası 9672 nolu piyango bileti.


Benim gibi okumayan ve çocukluğunun havasını almak isteyen varsa tavsiye edilir.



 İTHAKİ YAYINLARI
2. BASKI
HAZİRAN 2012
ÇEVİREN : ENDER BEDİSEL
262 SAYFA


Herkese keyifli okumalar...



Not: Blog turumuz devam ediyor , bir önceki yazımdan tur takvimimize göz atabilir , bitmeden çekilişimize katılabilirsiniz.

17 Nisan 2013 Çarşamba

Konuşan Kitaplar ile Blog Turları : Gölgelerin Yolu - Brent Weeks





Blog turumuz ikinci gününde de hız kesmeden devam ediyor , neler mi var ?

Buyrun bakalım ;




                         Benim yorumum için buraya , çekilişimiz için buraya

16 Nisan 2013 Salı

Okudum Bitti - 36 : Dokuz - Ahmet Karayün


                   
                                     Dokuz  ; Ahmet Karayün ' ün ikinci kitabı. İlk kitabı Gizli Miras , onu henüz okumadım. Okumam için ,üstelik imzalı olarak gönderilen bu kitap için  Sn .Ahmet Karayün ' e burdan çok teşekkür ediyorum.


                                  Kitabı elime alır almaz kapağının görüntüsünü , arka kapakta bulunan siyah gül detayını çok beğendim. Baskısı da çok güzel , satır araları geniş, iri ve koyu renkli puntolarla basılmış , okuması  gayet kolay , alerjim olduğundan göz sulanmalarıma rağmen gayet rahat okudum, aynı gün bitirdim.

                              
                                 Konusuna kısaca değinecek olursam ;  Samir'le Silhem 'in bir kaza sonucu başlayan aşklarının zamanla karşılaştığı zorlukları, aşklarının evlilik boyunca atlatmak zorunda kaldığı badireleri okuyoruz. Ve en çok duygulandıran ikisinin de derin çocuk özlemi. Aşk için ne fedakarlıklar yaptıklarını , birbirlerine olan sevgilerini okumak keyifliydi.Tek sevmediğim detay komşu Sakine Abla' nın yersiz muhabbetleriydi , gerçi  belki çoğumuzun karşı karşıya geldiği , sık rastlanılan karakterlerden ama sevmedim işte , zaten sevilesi bir karakter de değil. Türk filmi tadında bir kitaptı. Sonu beni şaşırttı ve üzdü desem çok ip ucu vermiş olur muyum ?


                               Bu arada sayfa numaralarındaki detay çok hoşuma gitti.





                                      ADOM YAYINCILIK
                                        2013
                                      274 SAYFA



                                        Herkese keyifli okumalar.





ÇEKİLİŞ 
Minval Yayınları ile kitap severlere dört ayrı Yılbaşı hediyesi hazırladık. 

Üçüncü Setimiz

Ve Aşk Ruha Üflendi - Ali Elmalı

Peri Masalı - Biray Dalkıran
                     Tolga Aydoğan

Ofistekiler - Lale Erol Ulutaş


Kazanmak için 
@MinvalYayinlarive beni (@mehtapvekitap)takibe alıp,

Görseli #yeniyilkitapcekilisi3 etiketiyle paylaşmanız yeterli. 
Son Katılım : 23.12.2014

Buraya katildiginiza dair yorum yapmayı ve fotoğrafı begenmeyi de unutmayın lütfen. Paylaşımlar da beni de etiketlerseniz sevinirim. İnstagram üzerinde 3 set , blogda da 1 set olacak , hepsine birden katılabilirsiniz. Bol şans.

Konuşan kitaplar ile Blog Turları : Gölgelerin Yolu - Brent Weeks | YORUMUM |Okudum Bitti - 35




                        Blog turumuz ikinci günüyle tam gaz devam ediyor. Önce özetle kitabın bende bıraktığı etkiyi yazıp ,yani kısaca yorumlayıp , tur takvimimizi de ekleyeceğim ki kaçırmayın :)  Çekilişimiz devam ediyor, ya bu yazının en altındaki katılım formundan ya da bir önceki yazıma buradan ulaşıp , isim ve mail bilgilerinizi yazıp katılabilirsiniz. Hepinize şimdiden bol şans.





                         Kitabı elime alır almaz biraz korkmuştum hem sayfa sayısı fazla (589) , hem  puntolar biraz küçük gelmişti. Eyvah demedim dersem yalan olur. Ama  korktuğum gibi olmadı. Üç günde keyifle okudum ki okuma hızım çeşitli sebeplerden düşük. Başlayınca kitap beni kendine bağladı. Gerçi bunda romantik film ya da kitaplardan daha çok tabiri caizse bol maceralı şeyleri , vurduyu kırdıyı sevmem de etken. Zaten ben futbol hastasıyım , sanki erkek olacakmışım da son da karar değiştirmiş gibiyim :) Ne alaka demeyin içimden geldi , bir kitap yorumunda bu kadar gereksiz laf yeter sanırım.



                       Kısaca bahsedecek olursam ;



             Durzo Blint ( çok sevdim kendisini ) bir suikast sanatçısı. O nasıl oluyor demeyin , o bir tetikçi değil. Suikastı sanat olarak gören bir üstat. Herkesin korktuğu ,saygı duyduğu üst düzey bir suikastçi.



            Azoth ise ( O nu da  çok sevdim ) arkadaşları Taşbebek ve Jarl ile sokakta binbir zorlukla yaşam mücadelesi veren , güçlü bir çocuk. Kötü karakterimiz (Sıçan) , o ve bütün diğer çocuklara zulmeden ,istismar eden korkunç bir şey.Azoth'un tek hayali, tek kurtuluş ümidi ; bir gün bu bataktan kurtulup , hem kendi hem  arkadaşları için Durzo Blint ' in çırağı olmak. Böylece , onun gibi korkusuz, güçlü olacak , hem kendini hem arkadaşlarını koruyacak , kurtaracak. Ama bu öyle kolay kolay gerçekleşecek bir hayal değildir. Hiç çırak almayan Durzo ' nun zorlu şartları vardır. Önce bu mücadeleye şahit oluyoruz. Azoth ya her şeyden vazgeçip Kylar Stern olarak , yeni hayatına başlayacaktır ve dönüşü olmayacaktır ya da ölecektir.


       Sonrası ise detay vermeden anlatması zor olsa da ; bolca macera,dövüş,cinayet,aşk, mücadele ,büyü,gölgelere saklanan savaşçılar , görünmez olan savaşçılar. Neler yok ki. Sıradan bir macera değil biraz fantastik , hatta biraz aşk kokan... Fedakarlık , ödenen bedeller, değişen hayatlar ama en baskını her şeye rağmen sevginin gücü. Şaşırtıcı detaylar, sürpriz karakterler de yok değil. Yani ben çok çok severek okudum. Gece Meleği Üçlemesinin ilk kitabı olduğu için , şimdiden sabırsızlanıyorum devamı için.






              Bu kitapta neler var bir alıntılara bakayım derseniz Kitap Avcısı' na  buradan  uğrayın.


              Bir de şöyle güzel bir yorum okuyayım derseniz Tuğçe'nin  Kitaplığı' na buradan uğrayın.







a Rafflecopter giveaway




Çekilişimizi unutmayın :)



Artemis Yayınları ' na katkılarından dolayı teşekkürler.

15 Nisan 2013 Pazartesi

Konuşan kitaplar ile Blog Turları : Gölgelerin yolu - Brent Weeks | ÇEKİLİŞ





An itibariyle başlayan blog turumuzun konuğu ; Gölgelerin Yolu ' nu bizlerle tanıyıp, türlü güzelliklerine şahit olduktan sonra , ' Hani bana, hani bana' diyecekseniz , işte size fırsat.... Blog turumuzun sonunda 3 ŞANSLI takipçimiz bizden bu kitabı kazanacak. Şansınızı deneyin derim.a Rafflecopter giveaway



Ayrıca bugün bunlar da var ;





Nasıl bir kitap acaba diyorsanız Kitap Sayfaları ' na buyrun.

Kim yazmış ,nasıl biri yazmış bir baksam diyorsanız Yorum Durağım'a buyrun.


Diğer güzel detaylar ve  daha fazlası için en azından yarını bekleyin :)



Konuşan kitaplar ile Blog Turları : Gölgelerin yolu - Brent Weeks | Başlıyor :)





Hayatta Kalabilmek İçin Neler Yapardınız? Bilseniz Siz Bile Şaşırırdınız!
 
 

Konuşan Kitaplarla fantastik bir yolculuğa çıkmaya hazır mısınız? 15 -20 Nisan arası, Gölgelerin Yolu’nda Kylar Stern ile birlikte tehlikeli kurallar ve tuhaf büyülerle dolu bir yolculuğa çıkıyoruz ve sizleri de bu nefes kesecek yolculuğumuza bekliyoruz! Kemerlerinizi bağlayın ve keyfini çıkartın… :)

Ve unutmayın, bu turda Artemis Yayınları’nın katkısı ile 3 takipçimize Brent Weeks’in Gölgelerin Yolu kitabını hediye ediyoruz! Çekiliş detayları bugün burada … ;)

Konuşan kitaplarda değişim devam ediyor, artık daha kalabalık ve daha uzun süreli, dolu dolu bir programla karşınızdayız…





İşte Konuşan Kitaplar:


http://kahvekokulukitap.blogspot.com/ – Maria Puder Ölmedi 

http://asabibakire.blogspot.com/ – Kitaplarım ve Ben
   

http://kordugumhayaller.blogspot.com/ – Kördüğüm Hayaller   

http://tugceninkitapligi.com/ – Tuğçe’nin Kitaplığı   

http://kitapasigi.blogspot.com/ - Kitap Aşığı   

http://tarihiaskromanlari.blogspot.com/ – Küçük Kızın Büyük Kütüphanesi 

http://kitaplarindunyasi.wordpress.com/ (en yeni katılımcımız, Aramıza Hoşgeldin Yorum Durağım!)





Ve şimdi de Tur Takvimimiz ;
 
 
 
Katkılarından dolayı Artemis Yayınları'na teşekkür ederiz.
 
 




                                                   20:00 ' da görüşmek üzere...
 

10 Nisan 2013 Çarşamba

Konuşan kitaplar ile Blog Turları : Silüet - Andrea Cremer | ÇEKİLİŞ SONUCU


 
 
 
 
 
                      Blog turumuzun son konuğu Silüet 'i kazananları açıklama zamanı geldi ;  ( buradan da bakabilirsiniz )
 
 
 
Selen Özleyen

Handan Yıldız Kaçar
Gamze Gamze
 
Özlem Karagöz

Berk Alp


  Kazanan arkaaşları tebrik ediyorum , hepinize mail attım , cevaplarsanız sevinirim.


Kazanamayanlar üzülmeyin , blog turlarımız ve sürprizlerimiz devam edecek , bizi izlemede kalın , sevgiler.


Saç Bakımım : Saç Dökülmesine Karşı Denediğim ve Faydasını Gördüğüm Yöntemler -1







  Uzun uzuuun zaman önce saç dökülme sorunum olduğunu , bazı bakımlar ve kozmetikler denediğimi sonuç alınca yazmayı düşündüğümü söylemiştim. Sonunda o an geldi .Çeşitli alışsveriş yazılarımda  aldığım milyon tane bakım yağını göstermiştim ve bazı sorular da gelmişti , gerçekten kullanıyorr musun hepsini gibi.. Evet kullandım , hatta bitti. Yenilerini almayı planlıyorum.




Bu saç sorunu yaşarkenki halim:)




   Öncelikle zaten birçoğumuzun televizyon kanallardından , şurdan burdan duyduğu ( Ender Saraç yazmışım defterime ) yağlarla bakım kürünü denedim. 4 hafta yılmadım , üşenmedim. Kış soğuğu,sobalı ev demedim yapmadım.Zaten yapmasaydım mutsuzuktan ölebilirdim zira saçlarım çok ama çok dökülüyordu, bir de uzun olunca  o dökülen saçlar avuç avuç oluyordu.


  Neler mi yaptım :


1-2 tatlı kaşığı Badem yağı
1-2 tatlı kaşığı susam yağı
2 tatlı kaşığı ısırgan yağı
1-2 tatlı kaşığı biberiye yağı
2 tatlı kaşığı sarımsak yağı
1 tatlı kaşığı çam yağı
1 tatlı kaşığı hint yağı
Zeytin yağı ve özelikle kokusu için hindistan cevizi yağını karıştırdım. ( içine de 2 ampül E vitamini ve 2 ampül Bepanten karıştırdım )

Cam bir kavonuzun içine koydum. İlk hafta her gün , ikinci hafta 2 günde 1 , üçüncü hafta 3 günde 1 ve dördüncü hafta haftada bir kez saç köklerime masaj yaparak yedirdim. Vaktimin el verdiğince bekledim. Ilık suyla ve itkise bir şampuanla yıkadım.

  İlk 3-4 gün saç dökülmeme hiç faydası olmadı , hatta sanki daha çoğaalmış gibi geldi ama bir haftadan sonra yavaş yavaş normale dönmeye başladı. Dediğim gibi hiç üşenmeden yaptım. Çok da faydasını gördüm. Şimdi haftada bir olmak üzere ( ya da 2 hafta da 1 ) devam ediyorum.


  Şimdilik bu kadar , devamı var :) 

Görseller google 'dan alıntı. Ev de yokum idare edin:)