19 Mart 2019 Salı
Okudum Bitti-15: Ekmek Arası || Charles Bukowski
Kitap seven herkese merhaba. Tazecik bitirdiğimiz bir kitap hakkında sıcak fikirlerimi söylemek için geldim. Bu ay içinde yeniden okudum Bukowski'nin Ekmek Arası kitabını. Çünkü çok daha seveceğimden emindim. Henüz okumadığım o kadar çok kitabı varken çok rahat bir şekilde söyleyebilirim ki Bukowski hayatımın yazarlarından biri olarak kalacak. Ona kendi adıma çok şey borçluyum. Çok güzel şeylere vesile oldu. Buko olmasaydı Fante'yi o kadar merak edip aynı kitabını iki defa almazdım mesela. O iki kitap o kadar özel ki... Teşekkürler Buko ! :) Duygusallığı bir kenara bırakmazsam buradan Noel Baba'ya da teşekkür ederim bu sevgi dolulukla. :)
Umarım başka kitaplarını da severek okumaya devam ederim ama aynı şekilde olsun. Çok yakında Factotum'u okumaya başlayacağız. 2017 yılında da aynı şeyi söylemişim ama işte o zaman yalnız okuyordum, ertelemişim. İyi ki ertelemişim beraber kitap okuyacağınız biri varsa çok daha keyifli olmuyor mu sizce de?
Kitabı ilk seferden daha çok sevdim elbe+tte. Konusu hakkındaki fikrim ve ilk okuduğumda beni etkileyen cümleleri merak ediyorsanız tık tık.
Bunlar da bu defa okurken gözüme çarpan cümleler, önce yazıp sonra kaçı aynı bakacağım. :) Bol okumalı günler dilerim. (Renkli olanlar daha önce de beğendiğim cümleler.) Bu arada daha önce okuduğum kitap 2013 baskısıydı, Metis puntoyu değiştirmiş, daha büyük harflerle okudum. Yalnız Factotum'un yeni baskısının puntosunu da küçültmüş. Kafalar bir karışmış nedense. Biz beraber okuduğumuz için sayfa sayılarının farklı olması hoş olmadı. Ama akıllara zarar şekilde çözdüm. :))
''Saatlerce yatakta yatmaya bayılır, bazen gündüzleri de yorganı çeneme kadar çekip yatardım. Güzeldi yatağın içi, hiçbir şey olmazdı orda, insan yok, hiçbir şey yok...''
''Yapmam gerekeni yapma cesaretinden yoksun olduğumu bilmek çok kötü bir duyguydu.''
''Biri bana çirkin olduğumu söyledikten sonra gölgeyi güneşe, karanlığı ısığa yeğler olmuştum.''
''Başka birine güvenmekte hesap yoktu. İş yoktu insanlarda.''
''Başka birinin gerçeği sizin de gerçeğinizse ve o bunu sizin için dillendiriyorsa müthiştir.''
''Hiçbir şey söylemedim çünkü nefret ediyorsan yalvarmazsın...''
''Sorun seçimlerini hep iki kötü arasında yapmak zorunda kalmandaydı ve seçimin ne olursa olsun bir parçanı daha kesiyorlardı. Kesecek bir şey kalmayana dek. İnsanların çoğu yirmi beş yaşında mahvolmuştur. Araba süren, yemek yiyen, çocuk sahibi olan, kendilerine en çok benzeyen başkan adaylarına oy vermek gibi her şeyi yapılabilecek en kötü şekilde yapan g.tlerden oluşmuş bir toplum.''
''Yürürken yalnız değilmişim gibi geldi bana ve değildim. Aç bir sokak köpeği takılmıştı peşime. Zavallı hayvan bir deri bir kemikti. Kaburgaları sayılıyordu. Tüylerinin çoğu dökülmüş, kalan tüyleri yer yer kuru ve düğümlü yamalar oluşturmuştu. Yenik, terk edilmiş, ürkek bir köpekti, homo sapienslerin bir kurbanı.''
''Karamazov Kardeşler'de İvan'ın 'Kim babasını öldürmek istemez ki?' dediğini anımsadım...''
''İyi savaşlar veya kötü savaşlar yoktur. Savaşta kötü olan tek şey kaybetmektir. Bütün savaşlar her iki tarafın da doğru bulduğu nedenlerden çıkmıştır. Ama sadece muzaffer olanın amacı tarihin soylu amacı olur. Kimin haklı veya haksız olduğu değildir mesele, kimin daha iyi generallere, daha üstün bir orduya sahip olduğudur.''
''Mutlu olmayı asla beceremeyecek, asla evlenemeyecek, çocuk sahibi olamayacaktım...''
METİS YAYINLARI
11. Basım Nisan 2018
268 Sayfa
Ayy aklımda çok okumak istiyorum cesaret verdin nisan ayında okuyayım o zaman
YanıtlaSil