Kitap seven herkese merhaba. Günün ilk kitabı Hakan Günday'dan. Daha önce Az ve Piç kitaplarını okudum. Ve çok sevdim. Bir önceki yazımda da dediğim gibi, Zargana'dan sonra artık rahat rahat ben Hakan Günday'ı çok seviyorum diyebilirim. Geç kalınmış bir ilan-ı aşk olacak ama olsun. Zargana çok iyiydi. Diğer kitaplarını da yavaş yavaş okuyacağım. Hemen bitmesin.
Az hakkındaki yazım için tık tık ,
Piç hakkında yazım için tık tık .
Zargana'yı adeta soluksuz okudum. Hatta kısa bir ara vermek zorunda kalınca devam etmek için sabırsızlandım. Sarsıcıydı, sertti. Vay be dedirtti.
Önce evinden, sonra yerleştirildiği bir kurumdan kaçan daha on iki yaşındaki küçük bir çocuğun yaşadığı korkunç bir olaydan sonra insanlığından, kimliğinden sıyrılıp ''Zargana'' olmasının hikayesi. Aslında çift zamanlı bir hikaye. Geriye dönüşlerle Zargana'yı Zargana yapan bu detayları öğreniyoruz.
Yetişkin Zargana, kendi hayat oyununda oynatmak için avladığı figüranların peşinde. Böylece Koma ve Zo gibi iki ilginç tipin de hikayesine dahil oluyoruz. Kasvetli, depresif bir kitap ama aşk da var. Biraz hızlıca da sona bağlanmış. Ama dediğim gibi iyiydi.
''İnsanları anlamak zor değil. Hepsinin de doğum izleri gibi karakter izleri var sağlarında sollarında. Biraz dikkatli bakmak yeter. Haritalara benzerler. Ölçeklerinin nerede yazıldığını bulana kadar korurlar esrarlarını.''
''Cahil ile anarşist arasındaki fark tüy kadardır. O aradaki tüyün üzerinde durur bütün okunan kitaplar.''
''Mutsuzluk mutluluktan daha çok ses çıkarıyordu.''
''Bir insan ya gitmek ister ya da kalmak. Gidenler üzüntüyü çarşaf yapıp üzerine yatar ve o çarşafın üzerinde bin bir zevk içinde hayatla sevişir. Kalanlarsa vasat hayatlarını, bir ürünün taban ve tavan fiyatlarına benzeyen taban ve tavan duygular içinde yaşayarak yerleşik düzenin sokak lambaları haline gelir...''
''Zargana'nın da dediği gibi, lider bir kalabalık karşısında konuşurken asla o üç kelimeyi telaffuz etmezdi: lütfen, özür, teşekkür. Çünkü bu kelimeler medeni insanlar içindi. Lider medeni olmayandı...''
DOĞAN KİTAP
12. Baskı Temmuz 2013
206 Sayfa
çok sert , çok gerçek yazıyor değil mi , seviyorum kendisini :D
YanıtlaSilBen de ben de.:)
Sil