20 Ocak 2015 Salı
Okudum Bitti -6 : Düşmanımın Beşiği || Sara Young
Uzun süredir merak ettiğim , okumak istediğim bir kitaptı Düşmanımın Beşiği. Merakla ,hüzünle ,bazen umutla , bazen kızarak okudum, bitti.
Nazi Almanyası 'nda ari ırktan çocuklar yaratıp , neslin devamını sağlamak amacıyla kurulan Lebensborn evlerinde yaşananları da konu alan etkileyici bir kitap.
İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazi lideri Heinrich Himmler 'in hayata geçirgiği Lebensborn yani '' Yaşamın Kökeni '' projesi , ari ırktan genç, sağlıklı kadın ve erkeklerin kabaca çiftleştirilip , çoğaltılması yoluyla saf ırk yaratma amacı güden , hastalıklı bir proje. Sloganları ise gayet net '' Führer için çocuk yapın.'' Kitabımızda da Polonyalı , yarı Yahudi olan, dönemin zorlukları yüzünden babası tarafından teyzesinin yanına gönderilen Cyrla 'nın yaşadıklarını okuyacaksınız. Bir anda mecburen kendini Lebensborn evinde bulan Cyrla , elinde kalan ufak anılarıyla , hayata tutunma mücadelesi verir .
Bu tarz gerçek olaylardan kurgulanan kitaplar, hele de böylesine etkileyici şekilde sunulmuşsa , beni daha da içine çekiyor. Tüm zorluklara, yaşanan korkunçluklara rağmen , çok güzeldi , okuyun derim.
... 14 Mayıs gecesi bütün aile, gözlerimize inanamayarak , isli kanıtı daha fazla solumaya katlanamayacak hale gelene kadar , mahvolan , alevlerin karşısında kapkara olmuş şehrimizin kömürleşmiş silüetine bakmıştık. Rotterdam yanarken, küllerden meydana gelen bir tipi şehrimizi kaplamıştı. Almanlar hepimize bir uyarı olması için yangını söndürmeye kalkışan herkesi vurmuşlardı.
... '' Onlar uğursuz beşikler. Sloganları, 'Führer için bir çocuk doğurun.' Evli olsunlar ya da olmasınlar , bütün Alman kadınlarından çocuk doğurmaları bekleniyor. Ele geçirdikleri her yeri kendi insanlarıyla doldurmak istiyorlar. Birliklerinin de daima oralarda bulunmalarını isteyeceklerdir. Onların beni en korkutan yanları nedir, biliyor musun? Ne kadar ileriyi düşündükleri. Bebekler, Nazilerin gözünde aslında bebek değil, Cyrla. Onlar birer kaynak. Ve şimdi de işgal ettikleri ülkelerden o kaynakları sağlıyorlar.''
*Isaak
... Mutluluğun rastgele yakalanan, umutla beklenecek bir şey olmadığını kavradım. Mutluluk ancak çalınabilecek bir şeydi.
BİLGE KÜLTÜR SANAT
Çeviren: Füsun Talay
1. Basım Şubat 2009
366 Sayfa
Yakın zamanda okumak istediklerimden biri bu kitap. Bu konularda genelde kaçak gibi saklanarak yaşayan Yahudileri okuduğum için konusu farklı gelmişti. Beğenmene sevindim ^_^ Demek dili de güzel.
YanıtlaSilGüzel , biraz yumuşatılarak kurgulanmış, aşk meşk durumları da olunca , direkt öküz oturmuyor okurken insanın içine :)
YanıtlaSilAh iyi iyi :D Oturtmasın zaten, ağlarım :'(
YanıtlaSilbu kadını okumayı çok istiyorum ama ben yaa:D
YanıtlaSil