14 Ekim 2014 Salı
Okudum Bitti -129 : Güz Sonrası || Servet Saygınoğlu
Mevsime uygun kapağıyla beğenimi kazanan , Güz Sonrası , Servet Saygınoğlu 'nun ikinci kitabıymış. (Bu hata tamamen benim yanılgıma bağlı , Servet Beyin uyarması sayesinde düzeltiyorum , dördüncü kitabıymış )Benim ise okuduğum ilk kitabı. Yani okunacak üç güzel kitabı daha var.
Oldukça keyifli , kolay okunan , hoş bir kitaptı. Biraz deneme , biraz anı , biraz da kişisel gelişim tadında bir kitaptı.
... Bazen günlerce ararsın huzuru... Nerede bulacağını bilemediğin olur. Tam umutsuzluk başlayacakken karşına bir şarkı çıkar. Oysa sen yer ve mekân düşünmüşsündür huzur için... Bir de bakarsın, o şarkı seni huzurun kucağına taşımış.
... Ve öyle bir zaman gelir ki onun için harcadığın her saniye , her kuruş için binlerce eyvah çekersin. O bunu duymaz ve sen kaybettiğin saatler , onun için vazgeçtiğin insanlar; onun , senin üzerinde beğenmediği kıyafetler, onun sevmediği yemekleri sofrana getirmemenle kalırsın. Yiten yitmiştir, seninle beraber birçok şeyini de alıp gitmiştir.
... '' Kalbi temiz insanlar , hatalarının bedelini henüz yutkunmadan öderler. '' Yaptığın bir yanlış sonrasında hemen canın yanıyorsa kendinle gurur duy.
... Huzur topal bir yaya, mutsuzluk ise dörtnala gelen atlıdır.
... Mutluluk , onlarca şehir uzağında olan bir dost gibidir. Fakat mutsuzluk , gölgemiz misali bizi takip eder.İnsan , en çok da mutsuz olabilmek için neden bulabilir.
... Unuttum demeler baştan sonra hikâye... Kim, neyi unutabilmiş ki? O'ndan ayrıldıktan sonra istersen onlarca kişi ile sevgili ol, hatta aradan yıllar geçsin ve evlenip çoluk çocuğa karış... Başkasının elini tuttuğunu gördüğünde, şuranda bir şey düğümlenecek... Söylenen bütün sözler unutulur, bütün mektuplar yakılır; ama hissedilen hiçbir şey unutulmaz. Giden, eli boş gitmez; alır gider... Bir şeyler bırakmaz mı dersin? Bırakır... Hiçbir şey bırakmadı, desen de mutlaka bir şarkı bırakmıştır ve ne yaparsan yap, o şarkıya rastlayacaksın. Bu kez gözyaşlarını içine akıtacak ve tebessüm maskeni takacaksın...
... '' Her mutsuzluğun ötesinde yine yaşam bekler... Ama insana özgü bir yeteneksizliktir yaşayamamak... Yoksa hangi balık boğmuş kendini, hangi serçe atlamış damdan.... '' demiş Dostoyevski abimiz...
Kendine bir güzellik yap... Elinden geldiğince tabi... Bunu kimsenin bilmemesi çok iyi olur. Bilirlerse o güzelliğine mani olmak için ellerinden geleni yaparlar. Kendine bile söyleme, sürpriz yap. Mutlu et kendini. Bir sürü mut olsun hayatında...
... '' Orkestrayı yönetmek isteyen kişi , kalabalığa arkasını dönmek zorundadır. '' Kısaca ; aklının , fikrinin ve düşüncelerinin kabul ettiği yoldan şaşma. Dön insanlara arkanı ve yapman gerekeni yap, toplum sözüne değil, yapacaklarına bak.
... '' Helal olmayan para, naftalin gibidir. Katı halden, gaz haline dönüşür. Bir bakarsın vardır, bir bakarsın yoktur ve nerede, ne zaman harcadığını bilmezsin. Uçar. ''
... Ne kadar da basit değil mi? Şimdi ölüyorsun, bir saat içinde yıkıyorlar, namazını kılıyorlar, sonra yarım saatte de gömüp geliyorlar. ardında herkes kendi işinin ekmeğinin peşine gidiyor. İşte biz bu kadarız... Yapacağın bir şey varken yapmamak niyedir? Söylemen gereken bir şeyin yeri ve zamanıysa susmak niyedir? Seveceğin biri varken, onu sevmeye karşı koymak niyedir? Niyedir? Niye sen, niye biz , niye kim ?
MÜPTELÂ YAYINLARI
Ekim 2014
288 1sayfa
2. kitap değil, Güz Sonrası benim 4. kitabımdır :)
YanıtlaSilÇok özür dilerim , kitapta okuduğum bir cümleden dolayı yanıldım sanırım , hemen gidip bakmam lazım :)
Sil268. sayfadaki yazı ve açıklayıcı notu yanlış değerlendirmişim , kusura bakmayın :) Yorumunuza hem şaşırdım hem sevindim.
Silmerhaba,kitap delisi olduğum halde kitap bloglarını takip etmeyi hiç düşünmemiştim.. blogun tam benim istediğim gibi..okuduğun kitaplardan alıntı yapman çok hoşuma gitti. kitap seçerken yorumlarını dikkate alıcam..selamlar..
YanıtlaSilSelam , çok teşekkürler ;)
Sil