#subscribebox{background:#576269;padding:20px;font-family:'PT Sans',sans-serif;} .widget_follow_subscribe .widget-detail{padding:36px 30px 40px} #subscribebox p{color:#fff;font-size:15px;text-align:center;font-weight:700} .follow-subscribe-social{margin:0 0 15px;padding:0 0 14px;border-bottom:#858585 solid 1px} .follow-subscribe-social ul{list-style:none;margin:0;padding:0;text-align:center} .follow-subscribe-social ul li{display:inline;margin:0 15px 0 0;border-bottom:none} .follow-subscribe-social ul li:last-child{margin:0} .follow-subscribe-social ul li a{font-size:17px;color:#cacaca;-webkit-transition:color .2s ease-in-out;-moz-transition:color .2s ease-in-out;-ms-transition:color .2s ease-in-out;-o-transition:color .2s ease-in-out;transition:color .2s ease-in-out} .follow-subscribe-social ul li a:hover{color:#fff} form.subscribe{margin-top:-7px} form.subscribe input{display:block;width:100%} .subscribe-email{height:45px;border:none;margin:0 0 10px;font-size:.928571em;background-color:rgba(255,255,255,0.2);text-align:center;color:#fff} .subscribe-email:focus{outline:0} form.subscribe .placeholder{color:#cacaca} form.subscribe input:-ms-input-placeholder{color:#cacaca} form.subscribe input::-webkit-input-placeholder{color:#cacaca} form.subscribe input:-moz-placeholder{color:#fafafa} form.subscribe input::-moz-placeholder{color:#fafafa} .subscribe-button{height:45px;font-weight:700;font-size:16px;color:#fff;text-transform:uppercase;border:none;background-color:#e06666;-webkit-transition:background-color .2s ease-in-out;-moz-transition:background-color .2s ease-in-out;-ms-transition:background-color .2s ease-in-out;-o-transition:background-color .2s ease-in-out;transition:background-color .2s ease-in-out} .subscribe-button:hover{background-color:#29aae1} .subscribe-button:focus{outline:0} .creadit a{color: #A7A6A6; float: right; font-size: 8px;} Kitaplarım ve Ben : Kitap Blogu : Okudum Bitti -152 : Gün Olur Asra Bedel || Cengiz Aytmatov

20 Aralık 2014 Cumartesi

Okudum Bitti -152 : Gün Olur Asra Bedel || Cengiz Aytmatov




                           
     
                                 İkinci Dünya Savaşı ardından Kazakistan 'ın kuş uçmak kervan geçmez denilecek , ücra bir köşesi olan , hane sayısı bile on olmayan istasyon şefliğinde çalışan Yedigey , kadim dostu , iş arkadaşı Kazangap 'ın ölümünün ardından ona hak ettiği cenazeyi düzenlemek ister ve böylece asra beden gün başlar. Zaten bütün kitap bu gün üzerindedir.



                            Dolu dolu çok güzel bir kitaptı. En sevdiğim Aytmatov kitabı sanırım bu kitap olacak. Bir avuç insanın etrafında sosyal,siyasi gelişmeleri , farklılıkları , gelenekleri okuyup üstüne üstlük fantastik sayılabilecek öğelere , yöresel hikayelere kadar birçok güzelliğe şahit olacağınız , bence hiç sıkmayan , kasvetli ama çok sürükleyici bir kitaptı.





... Herkes gidebilir, herkes kaçabilir ama, herkes kendine hâkim olamaz, herkes kendine karşı zafer kazanamaz...



... Hayat böyleymiş! Her şey korkunç, karışık, anlaşılmaz... İşin bir başı bir de sonu var, ortasında ise herkes kaderini yaşıyor.



... İki tarafa da mutluluk getiren evlilikler azdır ama vardır.



... İnsan kalbinde, başlangıç ile son, hayat ile ölüm arasındaki çelişkiyi uzlaştıran , yalnız ve yalnız Tanrı idi. Dualar işte bunun için okunuyordu. Başka türlü Tanrı' ya sesini duyuramazsın.



... Asıl mesele de bu işte. Zaman ne kadar geçerse geçsin, bazı konularda hiçbir şeyi değiştirmez.Elinden malını, mülkünü, varını yoğunu alsalar, bundan ölmezsin. Bunları yine edinebilirsin. Ama senin onurunu kırar, ruhunu öldürürlerse işte buna çare yoktur.



... Ölüm karşısında herkes eşittir.





1 yorum:

  1. Asra bedel bir gün... Kitabın sayfa sayısı bile ironi, sayfalarca sadece bir günü okumak ama bundan sıkılmamak. İlginç ve güzel bir kitaptı, alıntıları tekrar okumak da güzeldi teşekkürler :)

    YanıtlaSil