#subscribebox{background:#576269;padding:20px;font-family:'PT Sans',sans-serif;} .widget_follow_subscribe .widget-detail{padding:36px 30px 40px} #subscribebox p{color:#fff;font-size:15px;text-align:center;font-weight:700} .follow-subscribe-social{margin:0 0 15px;padding:0 0 14px;border-bottom:#858585 solid 1px} .follow-subscribe-social ul{list-style:none;margin:0;padding:0;text-align:center} .follow-subscribe-social ul li{display:inline;margin:0 15px 0 0;border-bottom:none} .follow-subscribe-social ul li:last-child{margin:0} .follow-subscribe-social ul li a{font-size:17px;color:#cacaca;-webkit-transition:color .2s ease-in-out;-moz-transition:color .2s ease-in-out;-ms-transition:color .2s ease-in-out;-o-transition:color .2s ease-in-out;transition:color .2s ease-in-out} .follow-subscribe-social ul li a:hover{color:#fff} form.subscribe{margin-top:-7px} form.subscribe input{display:block;width:100%} .subscribe-email{height:45px;border:none;margin:0 0 10px;font-size:.928571em;background-color:rgba(255,255,255,0.2);text-align:center;color:#fff} .subscribe-email:focus{outline:0} form.subscribe .placeholder{color:#cacaca} form.subscribe input:-ms-input-placeholder{color:#cacaca} form.subscribe input::-webkit-input-placeholder{color:#cacaca} form.subscribe input:-moz-placeholder{color:#fafafa} form.subscribe input::-moz-placeholder{color:#fafafa} .subscribe-button{height:45px;font-weight:700;font-size:16px;color:#fff;text-transform:uppercase;border:none;background-color:#e06666;-webkit-transition:background-color .2s ease-in-out;-moz-transition:background-color .2s ease-in-out;-ms-transition:background-color .2s ease-in-out;-o-transition:background-color .2s ease-in-out;transition:background-color .2s ease-in-out} .subscribe-button:hover{background-color:#29aae1} .subscribe-button:focus{outline:0} .creadit a{color: #A7A6A6; float: right; font-size: 8px;} Kitaplarım ve Ben : Kitap Blogu : Okudum Bitti - 96: Tanrıça - Aimee Carter

13 Ekim 2013 Pazar

Okudum Bitti - 96: Tanrıça - Aimee Carter




Gördüğünüz gibi seri elimde duruyor. Bir çoğunuz seriyi tamamlamış olabilirsiniz. Ben henüz başladım . Aslında elimde sırasını acil olarak bekleyen başka şekerlerim olmasa hemen devam edeceğim ama aralara birer  ikişer kitap karıştırarak okuyacağım.


Tanrıça ; mitolije değişik bir pencereden bakan ,zaten fantastik olan durumu daha da fantastikleştiren , aşk , ihanet, mücadele , özlem , kaybetme kokusuyla harmanlayan , çabuk okunan ,akıcı bir kitap.

Olaylar , Kate 'in Eden'e gitmesiyle başlar. Annesi çok hastadır ve doğduğu yere gitmek ister ve böylece macera başlar. Bundan sonra Kate 'in hayatında her şey çok değişir. Okulda pek hoş tanışmadığı arkadaşı Ava 'nın ölmesiyle ilginç, inanılması güç bir teklifle karşılaşır. Teklifi yapan Henry 'dir yani Ölüler Diyarı Tanrısı HADES.

Bundan sonra Kate 'i  , tanrılar , konsey , yedi ölümcül günahla sınanacağı bir test ve çok şaşırtıcı gelişmeler beklemektedir.  Detay verip büyüsünü bozmayayım. Gereksiz erotiklik olmaması da daha bir güzelleştirdi kitabı gözümde ;)  ( Sözüm meclisten dışarı :p )


Hades ve Persephone  'a bir de bu pencereden bakmak lazım. Bana oldukça ilginç ve keyifli geldi. Yer yer durağanlaşsa da sıkmadı. Son kitabı ikinciden daha çok merak ediyorum. 

Kitabın kapağı ,baskısı ,sayfa düzeni , bölüm başlarındaki süslemeler çok güzel.  Ephesus yani...



...  James omurgam boyunca bir ürperti gönderecek kadar alçak bir ses tonuyla, '' Onu kaçırmış '' , dedi. ''Çayırda oynarken onu karısı olması için yeraltına sürüklemiş. Persephone bu süre içinde yemek yemeyi reddetmiş ve annesi Demeter bu konuda Zeus 'a -tanrıların kralına- başvurduğunda dünya çoktan soğumaya başlamış bile. Sonunda Zeus , Hades 'in Persephone 'yi geri vermesini sağlamış fakat kız bu süre içinde birkaç hububat tanesi yemiş bulunmuş ve Hades , onun yılın bir kısmını kendisiyle geçirmesi gerektiği konusunda ısrar etmiş. Böylece Persephone yılın hangi bölümünü Hades 'in karısı olarak geçirirse, o vakit dünyada kış olurmuş. Bu , Yunanlıların mevsimleri açıklamak için anlattıkları bir mit. ''




... Henry ayağa kalkarak elini bana uzattı. Elini tutmadım ancak o pek de umursamış görünmüyordu. '' Buranın birçok adı vardır. İrem , Annwn , Elysium... Bazıları buraya Cennet bile der .''


... Midemin içinde bir buz kalıbının oluşmaya başladığını hissettim. Bu demek oluyordu ki sonsuza kadar yaşamak ya da bunun uğrunda ölmek arasında seçim yapmam gerekiyordu.


... ''Yaşayanlar ölür ve ruhları sonsuza kadar Ölüler Diyarı' nda kalır. Ancak benim gibilerin ruhları yoktur. Bizler, kendimizden geriye hiçbir eser bırakmadan tamamen yok oluruz. Daha önce hiç yaşamamış biri ölemez.  ''





EPHESUS YAYINLARI
319 SAYFA
ÇEVİRİ : GÖKÇE ÇİÇEK
NİSAN 2013




Herkese bol kitaplı günler. Bu arada bu kitabı aslında çok önce okuyabilirdim, hatta sevgili vmpr_princess  göndermişti.  ( Burada ) ama maalesef okuyup getireceğini söyleyip , kitabımla şehir dışına kaçan bir arkadaş sayesinde ertelendi. Kısmet bugüneymiş :)

2 yorum: