#subscribebox{background:#576269;padding:20px;font-family:'PT Sans',sans-serif;} .widget_follow_subscribe .widget-detail{padding:36px 30px 40px} #subscribebox p{color:#fff;font-size:15px;text-align:center;font-weight:700} .follow-subscribe-social{margin:0 0 15px;padding:0 0 14px;border-bottom:#858585 solid 1px} .follow-subscribe-social ul{list-style:none;margin:0;padding:0;text-align:center} .follow-subscribe-social ul li{display:inline;margin:0 15px 0 0;border-bottom:none} .follow-subscribe-social ul li:last-child{margin:0} .follow-subscribe-social ul li a{font-size:17px;color:#cacaca;-webkit-transition:color .2s ease-in-out;-moz-transition:color .2s ease-in-out;-ms-transition:color .2s ease-in-out;-o-transition:color .2s ease-in-out;transition:color .2s ease-in-out} .follow-subscribe-social ul li a:hover{color:#fff} form.subscribe{margin-top:-7px} form.subscribe input{display:block;width:100%} .subscribe-email{height:45px;border:none;margin:0 0 10px;font-size:.928571em;background-color:rgba(255,255,255,0.2);text-align:center;color:#fff} .subscribe-email:focus{outline:0} form.subscribe .placeholder{color:#cacaca} form.subscribe input:-ms-input-placeholder{color:#cacaca} form.subscribe input::-webkit-input-placeholder{color:#cacaca} form.subscribe input:-moz-placeholder{color:#fafafa} form.subscribe input::-moz-placeholder{color:#fafafa} .subscribe-button{height:45px;font-weight:700;font-size:16px;color:#fff;text-transform:uppercase;border:none;background-color:#e06666;-webkit-transition:background-color .2s ease-in-out;-moz-transition:background-color .2s ease-in-out;-ms-transition:background-color .2s ease-in-out;-o-transition:background-color .2s ease-in-out;transition:background-color .2s ease-in-out} .subscribe-button:hover{background-color:#29aae1} .subscribe-button:focus{outline:0} .creadit a{color: #A7A6A6; float: right; font-size: 8px;} Kitaplarım ve Ben : Kitap Blogu : Okudum Bitti :108 - İnsancıklar - Dostoyevski

29 Kasım 2012 Perşembe

Okudum Bitti :108 - İnsancıklar - Dostoyevski



Yine okuma hızımın taban yaptığı günlerdeyim, biraz yorgun biraz yoğunum, İnsancıklar'ı yeni bitirebildim , şimdiye kadar okumamıştım, Dostoyevski'nin ilk eseri.
Benim okuduğum Varlık Yayınları'nın Eylül  1969 basımı ve bu kadar eski olmasına rağmen sayfalarını mektup/ zarf açacağıyla ben açtım, değişik bir duygu oldu benim için.

Okuması kolay,zevkli bir kitaptı.Makar Devuşkin ve Varvara  Alekseyevna-Dobroselova-
arasında olan mektuplardan oluşuyor,yani aslında pek bir olay yok ,daha çok durum. İki insanın yaşadığı zorluklardan hareketle dönemin Rusya'sına kısmen ayna tutuyor denilebilir.Kitabın ismi içeriğine çok uygun.
Yalnız okurken beni fazlasıyla sinir eden bir nokta oldu ; erkek kahramanımız (Devuşkin) her mektubunda en az bir kere ' Anacığım' la başlayan ya da biten cümleler kullanıyor. Büyük ihtimalle çeviridendir.Anacığım ne ya , Yavrum bile dese daha iyi. Bu kelime yüzünden okurken sürekli, en sevdiğim çizgi film karakterlerinden olan Kaptan Mağara adamının berbat seslendirmesi geldi aklıma , 'Kaptan mağara adamı geliyooooor anacığım' şeklinde.Yeri gelmişken Nihal Yalaza Taluy çevirisi.5.Baskı


Arka kapak tanıtımına da bakalım ;

Dostoyevski'nin ilk romanı olan İnsancıklar, zamanın ünlü eleştirmeni Bielinski'yi hayran etmesine rağmen uzun zaman Rusya'da bile dikkati çekmeden kalmış , değeri ancak sürgünden dönüşünden sonra meydana çıkarak dünyanın her yerinde milyonlara okura gözyaşları döktürmüştür.
 Dostoyevski başlıca teması acımak olan büyük eserinin temelini bu küçük romanla atmış ve insanları sevme ve onlara acıma duygusuna son romanına kadar sadık kalmıştır.




Herkese keyifli okumalar.

7 yorum:

  1. Sayende okunacaklar listem kabarıyor:) Henüz okuyamadığım klasikler o kadar fazla ki:(
    Sevgilerimle canım ^-^

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Klasikleri hiç sorma, ben de çoğunu ya okumadım ya çok erken okuduğum için yeniden okumak istiyorum :( Sevgiler.

      Sil
  2. Dostoyevski'nin bu kitabını okumamıştım bir ara okumak isterim, Budala'sı Kumarbaz'ı ve Karamazov Kardeşler'i okunmaya değerdir. Ama ilginçtir en meşhuru Suç ve Ceza'sını da okumuş değilim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim de okuduğum klasik sayılabilecek kitap çok az,dediğim gibi inşallah okuyacağım, size de keyifli okumalar.

      Sil
  3. İnsancıkları yıllar önce okumuştum. Bazı kitapları hem seviyor hem sinir oluyorum. Dili, anlatımı okuyanı sarması güzel ama, bir Rus edebiyatı da eğlenceli olsun ya, hep mi acıklı/dram olur.

    YanıtlaSil
  4. şu "anacığım" çevirisi yüzünden, henüz okumadan başka bir yayın almayı bile düşündüm. O kadar itici ki!

    YanıtlaSil